Öykü

Kuzgun Karası Motifler

“Sustu, sonra ben konuştum: “Dostlarım kaçtı yanımdan
Umutlarım gibi yarın sen de kaçarsın yanımdan.”
Dedi Kuzgun: “Hiçbir zaman.”

-Egdar Allan Poe

Kuzgun olarak doğmayı ben seçmedim.

Ömrümün sonlarına yaklaşmak üzereyken bu dünyada bir iz bırakmak istedim. Bu yüzden bu satırları yazıyorum. Neler yazacağıma dair hiçbir fikrim yok, karman çorman olacak. Bu yüzden zamanınızı çaldığım için beni affetmenizi ve özürlerimi kabul etmenizi rica etmek durumundayım.

Heyhat, saçmalamak için artık önümde hiçbir engel kalmadığına göre başlayabilirim.

Başlangıçları sevmem. Çünkü bir şeyin ne zaman başlayacağına ya kendimiz karar veririz ya da zaten başlamış olan bir şeyin o an farkında olmadığımızdan, hafızamızda kısa süreli bir geri dönüş yaparak o şeyin ne zaman başladığına tanık oluruz. Bu durumda, başlangıçların hiçbir heyecanlı tarafı bulunmamaktadır. Ama nihayetinde şu an başlamış bulunuyorum ve görüldüğü üzere heyecandan eser yok. Saçma bir başlangıç oldu ama sizi uyardığımı hatırlıyorum, bu saçma bir şeyler üzerine söylenmiş birkaç saçma sözden ibaret saçmalikus tarzında kaleme alınmış bir saçmazisyon olacak. Hala devam etmekte kararlıysanız, buradan sonra yazacaklarımdan sıkılmanız benim için hiçbir şey ifade etmeyecektir, sorumluluk kabul etmiyorum.

İlk olarak otuz sekiz yıldır tünediğim bu çınar ağacından bahsetmek istiyorum. Yaklaşık sekiz yüz elli yaşında olan bu çınar oldukça iri ve onlarca kuş familyasına ev sahipliği yapıyor. Her gün benim gibi yüzlerce kuzgun bu ağaca konar, dinlenir, uyur, uyanır… Kısacası bu ağaçta yaşar. Yılın bu kesiminde -sonbahar- ise diğer kuş türleri azınlık bir seviyeye iner ve ağacın dörtte üçüne kuzgun ailesi olarak biz sahip oluruz. Kuzgun ailesi dediğime bakmayın, eşimi kaybedeli on iki sene oldu ve o gün bugündür yalnızım. Yalnızlıktan şikayetçi miyim peki? Yo, istediğim dişi kuzgunu kesebilme özelliğine sahibim. Tamam, tamam, şakaydı… Hem yaşlandım artık, kim bakar bana?

İnsanları gözlemlemek severek yaptığım işlerin başında gelir. Bu beni eğlendirir aynı zamanda. İnsanlar sıra dışı varlıklar. Üstelik zekiler de. Bu özellikleri onları dünyanın ve belki de evrenin -dünya haricinde herhangi bir gezegende hayat olup olmadığını ben de insanlar gibi bilmiyorum ama olduğunu düşünüyorum- en akıllı canlıları yapıyor. Övünmek için müthiş bir yetenek açıkçası.

Bazen insanları anlayamasam da, onların, yaptıkları her şeyi bir amaç uğruna yaptıklarının farkındayım. İyi amaç, kötü amaç; sonuçta ikisi de amaç. İyi amaç sahibi insanlar bu dünyayı ileri götürürken, kötü amaç sahibi insanlar bu dünyanın gelişiminde olumsuz yönde rol almış oluyorlar. Neden bir insan bu şekilde bir iz bırakmak istesin ki dünyada? Anlayabilmiş değilim. İlginç.

Çocukluktan başlayan bir şey sanırım bu. İyi bir ailede, sevgi içinde büyümüş bir çocuk büyüdüğünde de iyi bir insan oluyor, bunun zıddı ise sevmediğim insan profilini oluşturuyor. Arada istisnalar olmuyor değil hani, oluyor…

Yağmurlu havaları severim lakin yağmurlu havalarda seyahat etmeyi sevmem. Tüylerim ıslanınca hoş durmuyorlar pek. Tüylerimle barışık bir kuzgunum ama ben. Siyah asil bir renktir ve öhöm, evet, övünmek gibi olmasın ama kuzgunlar karizmatik hayvanlardır.

Senelerdir bu ağaca tünediğimden bahsetmiştim. Bu ağacın yerlileri kuzgunlar olmasına rağmen zaman zaman diğer kuş türleriyle de problemler yaşamak kaçınılmaz oluyor tabii. Özellikle bize “zenci kuş” muamelesi yapmaları -siz de takdir edersiniz ki- hiç hoş bir davranış değil. Genç kuzgunların bu duruma tahammül edememesi sonucu çok ciddi yaralanmalara sebebiyet veren ufak çaplı meydan muharebelerine ev sahipliği yaptığı da oluyor bu koca çınarın. Genç kuzgunları yatıştırmak elbette ben ve benim gibi yaşlı kuzgun üyelerine düşüyor. Bu görevi layıkıyla yerine getirmek için verdiğimiz uğraşların tümünün mübah sayılması, kuzgunlar arasında asırlardır süregelen bir geleneğin timsalidir.

Neyse. Biraz da farklı konulara değinmek gerek.

Hah evet, yağmur demiştim. Yağmurlu havalarda genelde kendime ait dala tüneyip -bu dala tek bir yağmur damlası dahi isabet etmez, düşünün şu devasa çınarın heybetini!- bu eşsiz doğa olayını ve bu olaya maruz kalan insanların koşuşturmalarını izlemek çok keyifli! Nasıl anlatayım ki? Yok, en iyisi bunu anlatmayayım. Kesinlikle denk gelmişsinizdir.

Çocuklar müthiş yaratıklar yahu. Onları sevmeyi isterdim elbette lakin yalnızca izlemekle yetiniyorum. Bu çok üzücü bir olay benim açımdan. En azından iletişim kurabilseydim, o bile yeterdi. Bu durumda papağanları kıskanmamamı beklemeniz son derece anlamsız olacağı gibi içinde bulunduğum duruma içerlemiyor olmam da düşünülemez.

Konuşamadığımdan, yazıyorum işte… Buraya kadar okumanız bile benim için büyük bir başarı, minnettarım her birinize.

İnsanlar çok hayalperest varlıklar. Kafalarına koydukları şeyleri yapmalarıyla ünlüler. Uçmayı hayal ettiler ve uçakları icat ettiler. Gökyüzünde uçmanın keyfine vardılar. Kimi insanlarsa uçakları yetersiz buldu ve kuşlar gibi uçmayı denediler. Başardılar da. Ah insanlar, hayran olunası yaratıklar!

Bense artık uçmaktan sıkıldım. Gerçi eskisi gibi uçamıyorum da artık. Yıllar önce çok iyi bir uçucuydum, şampiyonalarda ipi göğüsleyen kuzgun hep ben olurdum. Şimdi ise hakemliği reva görüyorlar bana.

Canım acıyor ve elimden bir şey gelmiyor. Hani bir insan çıkıp dese ki, kanatlarına karşılık ayaklarım, gözüm kapalı kabul ederim! Ama hani, nerede? Yok işte…

Hey sen, bu yazıyı sonuna kadar okuma başarısını göstermiş olan yüce insan! Sana teşekkürlerimi sunuyorum ve zamanını çaldığım için özür diliyorum.

Başka bir gün, başka motiflerde görüşmek üzere.

Belki.

Kuzgun Karası Motifler” için 2 Yorum Var

  1. Keyifle okudum ve keyifle okuduğum öyküleri her zaman nasıl kısa bulursam bunu da kısa buldum. Biraz daha uzun olamaz mıydı? Hoş olsaydı da ben yine kısa diye yakınırdım. Yine de tadını damağımızda bırakmayacağın daha uzun ve doygun yaz. Nice güzel öyküler dilerim.

  2. Aklımda hiçbir şey yokken oturup doğaçlama yazmayı seven biriyim, Kuzgun Karası Motifler de yine böyle bir anda çıktı ortaya. Belki bir ek yazabilirim buna, zira ben de kısa olduğunu düşünüyorum. 🙂

    Yorum için teşekkürler.

Denaro Forbin için Yorum Yap Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.Yıldızlı olan alanların doldurulması zorunludur. *