Kayıp I
Soğuk kış gecesi. Aralığın dördü. Sokak lambalarının ışığı titriyor. İrili ufaklı gölgeler can çekişiyor. İnce ince kar yağmakta. Tutmayacak gibi….
#165: YAPAY ZEKÂ
Soğuk kış gecesi. Aralığın dördü. Sokak lambalarının ışığı titriyor. İrili ufaklı gölgeler can çekişiyor. İnce ince kar yağmakta. Tutmayacak gibi….
“Alexander, Alexander beni duyabiliyor musun? Arayıştan vazgeçmeliydin. Kelimeler oldukları yerde mutlular. Alexander, beni duyabiliyor musun? Gözlerini aç. Gözlerini açman gerek.”…
Yıldızlar patlıyor gökyüzünde. Pencereler titriyor. Sardunyalar yaprak yaprak dökülmekte. Salon yarı aydınlık. Mutfakta musluk damlıyor. Şıp şıp. Bulaşıklar birikmiş. Yatak…
Sulanmış çimlerin kokusu… Sokağın sessizliği… Masmavi gökyüzü… Mızıka çalan bir kadın… Gün ışığı… Huzur. Caddenin ortasında, darağacında sallanan bir adam….