Cemile
Yaşıyor muyum, ölü müyüm, bilmiyorum, benim için zaman durmuş sanki. Zihnime takılmış hayalin, nereye baksam hiç gitmiyor, bir fotoğraf karesi…
#167: MASKE
Yaşıyor muyum, ölü müyüm, bilmiyorum, benim için zaman durmuş sanki. Zihnime takılmış hayalin, nereye baksam hiç gitmiyor, bir fotoğraf karesi…
Ve çıkarttım ayakkabılarımı… Tur-i Sina’daki çıplak ayaklı Musa’yım şimdi bu rıhtımda ağır adımlarla yürürken. Saçlarımda rüzgârın elleri, tenimde baharın ılık…
Cebimde yarım altınla köprü trafiğindeydim. Yolu yarılamıştım. Araçlar durma noktasına gelince “Bu saatte ne trafiği artık” diye isyan ettim. Özenle…
“Minarelerin üzerinde. Usulca salınarak yaklaşıyor. Işıltılı…” Köpek Burhan hastır çekiyor, “Tövbe Yarabbi, amma salladın be abi!” Nefes nefeseyim. Kızıyorum, ama…
“Çeneni kapa ve uyu artık,” dedim Fred’e hayli sinirli bir şekilde. Ayaklarımın altı nasırlarla dolmuş, önceki gece sarhoş bir görevliden…
Koridoru sadece mum ışığı aydınlatıyordu. Genç kadın bir hırsız gibi her hareketine dikkat ederek odanın kapısını araladı. Gerçi bir vazoyu…
Derya-yı Rum’da, Konya’daki yeşil kubbesi altında hüküm sürer Al-i Selçuk’un zamanında, Kafkas dağlarının cenubunda mamur Gürcü Krallığı toprakları uzanırdı. Dağ…
ÖNSÖZ Okuyacağınız metin “Bob Thurman: Gecenin Karanlığı” öyküsünün birinci kısmıdır. Öykü, Temmuz ayında yayımlanacak olan ikinci kısımla birlikte son bulacaktır….
NOT: Konu bütünlüğü açısından bir önceki ayın seçkisinde yayınlanan “FİKİR ADAM” adlı öykünün okunması önem teşkil etmektedir. Bir zamanlar izlediğim…
Küçük bir evde büyümüştüm ben. Beyaz, iki katlı, mütevazı; benim, anılarımın ve bence daha da önemlisi sevdiklerimin olduğu bir evde….
Hikâyemiz evveliyatı uzun yıllar öncesine dayanıyor. Parçalanmak üzere olan neredeyse bir iç savaşın yaşandığı karanlık günlerde geçiyor. Ülkede nizam kalmadığı…
“Düşlerin büyük ülkesinden sıyrılıp, küçük yaşamalara ihtiyaç duymak, varlığını onların eline teslim etmeye mecbur olmak ne kötü talih.” “Bunaltı” — Demir…
Çok eski zamanlarda adı günümüze ulaşmayan bir yer vardı. Dört tarafı denizlerle çevrili olan bu yerde güzel ama bir o…
“Ahh…” Acıyla inlediğimi duydum. Etrafım zifiri karanlıktı. Her tarafım uyuşmuştu, başım da çatlayacak gibi ağrıyordu. Eli gayet ağır birisi irice…