Bazı insanlar, kibrine yenik düştü. Kendini üstün gördü. Hayalleri duman etmesini iyi bildi. Anlamamakta ısrar etti. İnsanların birbirleriyle anlaşma yolu olan konuşma ve yazmaya gözlerini kapadı.
Kendi bildiğini okudu.
İnsan, nankördür. Dünyadaki en zeki varlıktır belki. Fakat en çok zararı dokunan varlık yine odur. Kendi amaçları doğrultusunda yılların büyüttüğü ağaçları, köklerinin toprağı sıkıca kavradığı bu canları yurdundan eder.
Onlar, ağaç kesmesini de, gelen tepki sonrasında ağaçları kesmeyip taşıdıklarını söylemesini de iyi bilirler.
Heyhat. Unutulan bir şey vardır. Gün gelir. İnsanlar toplanır. Özgürlüğünün ayırdına varır. Onların dile getirdiği yalanları bir kenara bırakır ve kendi özgürlükleri için savaşır. Direnir. Direniş, toplumsal faal yaratır. Ve o egosuna yenik düşenler, yalpalamanın tadına varır.
İşte son bir buçuk aydır yaşadığımız da buydu. Bu sebeple seçki temamızda bir aylık değişikliğe gitmiş, bu ayın temasını DİRENİŞ olarak belirlemiştik. Yazarlarımız gerek direnişi ana tema alarak, gerek isminden yararlanarak birçok öykü kaleme aldılar ve seçkinin kırk dokuzuncu sayısında bir araya geldiler.
Bu ayın görselini, Gezi Parkı eylemlerinde de gördüğümüz ve önceki çalışmaları ile çoğumuzun tanıdığı Ethem Onur Bilgiç üstlendi. Kendisine olayları en yalın haliyle anlatan bu güzel görseli hazırladığı için sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz.
Dilerseniz gelin, direnişle yoğrulmuş YİRMİ İKİ adet öykü ve yazarlarına göz atalım.
– Rüzgâra Karşı adlı öyküsü ile Alperen Akbaba
– Eksik Hatıralar Durağı adlı öyküsü ile Bahri Doğukan Şahin
– Ateş Çağı adlı öyküsü ile Berk Göbekcioğlu
– Barboros Doğru adlı öyküsü ile Cevahir Karakedi
– Dehşet Duvarı adlı öyküsü ile Ceyhun Özçelik
– Fidan Koruyucuları ve Kötülükler Kralı adlı öyküsü ile Çevrem Yersu
– Özel Irk adlı öyküsü ile Elif Beyza Sam
– Fantastik Türden Yakın İlişkiler adlı öyküsü ile Emre Sümer
– Diren(işçi) Rüyalara Tekrar Gebe Kalacağız adlı öyküsü ile Fatih Onaydın
– Direnişin Yedi Günü adlı öyküsü ile Funda Özlem Şeran
– D-Ren’n adlı öyküsü ile Gökcan Şahin
– Suçlular Beldesi adlı öyküsü ile Kayahan Demir
– Mesnée d’Hellequin adlı manzum öyküsü ile M. Bahadırhan Dinçaslan
– Tarih Efsaneyle Karışır adlı öyküsü ile Mehmet Berk Yaltırık
– Devrim Döngüsü adlı öyküsü ile Nafican Güner
– Monna Rosa ve Mara Despina adlı öyküsü ile Onur Altan
– Kasap ve Sair İnsanlar adlı öyküsü ile Taha Sancar Çalışkan
– Çürük Duygular adlı öyküsü ile Ufuk Cem Çakır
– Ankarada Bir Gözaltı Hikayesi adlı öyküsü ile Uğurcan Yücedağ
– Mücadele adlı öyküsü ile Ümit Kanaat
– Bölüm 2 adlı öyküsü ile Yağız Duzluoğlu
Ağustos ayı teması “DUVAR” olarak belirlenmişti hatırlayacağınız üzere. Bu temamız için önceden gönderilen öyküler de geçerliliğini korumaktadır. Öykülerinizi her zaman olduğu gibi oykuseckisi@gmail.com mail adresine yollayabilirsiniz.
Direnen insanları anlayacak yöneticilere, duvarlara konuşmadığımız güzel günlere kavuşmak umuduyla.
İyi okumalar.
Sevgiler,
Hakan “magicalbronze” Tunç