Ben, Razga
Kayaların arasında duran bir gurup asker daha yukarılardan dökülen irili ufaklı taş parçalarından sonra kafalarını kaldırıp baktılar. İçlerinden biri “Kim…
#168: PALYAÇO
Kayaların arasında duran bir gurup asker daha yukarılardan dökülen irili ufaklı taş parçalarından sonra kafalarını kaldırıp baktılar. İçlerinden biri “Kim…
Gösterişi zeminden göklere ulaşan gürgen ağacının dikenli yaprakları kuvvetli bir rüzgâr karşısında teslim olup kendini uçurumdan aşağıya bırakan bir müflis…
O sabah uyandığında adını hatırlayamıyordu. Günlük yaşamın dengesini bozabilecek her türlü duygu ve bilgi, zihnimizin geri dönüşüm kutusuna pekâlâ atılabilir….
YUKARIDAN AŞAĞIYA DOĞRU PİRAMİT I. NAZİF Yolda kalmış Nazif. İçi titriyor soğuktan ama belli etmiyor. Ceketinin ceplerinden çıkartmadığı elleriyse, her…
O gün, Genelkurmay Başkanlığı’nın bütün ışıkları yanıyordu. Bu sefer sadece Ankara değil dünyadaki hemen hemen tüm karargahlar ayaktaydı. Türk hava…
Dışarıda yalnız ölünecek bir hava var. Birkaç gündür sis indi Ankara’ya, göz gözü görmüyor. Bu sis soğuğu alıyormuş. Yalan söyleme….
Bilgisayarın başında yeni seçki sayısının sayfasını bir aşağı bir yukarı sürükleyerek düşünüyordu. -Uçan daire mi? Bugüne kadar duyduğum en saçma…
Hafta içi her sabah yaptığım gibi altı kırk beşte, güne güzel başlangıç yapma umuduyla ayarlanmışsa da zaman içerisinde Keane’den soğumama…
“Neden baba? Anlatsana, neden susuyorsun? Neden sesin eskisi kadar kuvvetli çıkamıyor artık? Belki de zamanında çokça yükselttiğin içindir, ne dersin?…
ALFA Kırılmalar arasında odaklanamıyordu zihni, akışın getirdiği çehrelere, çerçeveler değişiyordu an ve an gözlerinin hâkimiyeti sarmıyordu görüntüyü. Akış bütündü, aynı…
Duygu o sabah kahvaltıda krem peynir sürülmüş ekmeğini yerken bir yandan da şarkı söylüyordu. “I-sır, çiğ-ne; çiğne, çiğne, çiğ-ne! Sal-la,…
Yağmur alabildiğine hızlandı. Rüzgâr, sararmış yaprakları yerlerinden söküyor, Boğaz’a savruluyor gökyüzünde. Martılar telaş içerisinde, grup halinde gökyüzünde daireler çiziyor. Vapurlar,…
Tam 16 kişi bir brandanın üstünde yatıyorduk. Laciverdi siyaha dönmemiş bir gecenin altında denizden bilmem kaç yüz metre yükseklikteydik. Henüz…
Öykümüz, kesin tarihi bilinmeyen bir dönemde ve küçük bir kazada geçiyor. Bahse konu olan Gayretli Kasabası, kırık dökük asfaltla ana…